Makaleler

Klostrofobi Nedir? Klostrofobi Nasıl Geçer?

Klostrofobi Nedir? Klostrofobi Nasıl Geçer?

Kaygı bozukluğunun bir çeşidi olan klostrofobi, bir diğer ismi ile kapalı alan korkusu olarak bilinir. Bu soruna sahip olan kişiler penceresi olmayan ya da kilitli halde bulunan odalarda, uçaklarda, trenlerde ya da dar mağaralarda bulunmakta güçlük çekerler.

Klostrofobiye ait olan iki önemli belirti vardır. Bunlar boğulma ya da kısıtlama korkusudur. Tedavi konusunda da özellikle bu iki semptom üzerinde hareket edilmektedir. Bu soruna sahip olan kişiler, dar bir alanın içerisine girdikleri zaman direkt olarak boğulma hissiyatı ile karşı karşıya kalır. Bu alanlar içerisindeki havanın kendisi için yeterli olmadığını düşünen kişiler, kısa süreli panikler yaşayabilmektedir.

Gün içerisinde yaşanan birçok olay, klostrofobinin yaşanmasını etkilemektedir. Bu durumlardan bazılarının yaşanmadan sadece düşünülmesi bile kişiler için büyük bir tetikleyici durum ortaya çıkartabilir. Bireysel terapi izmir, tüm bu sorunların çözümlenmesi konusunda kişilere profesyonel düzeyde bir destek sağlar. Çok daha iyi bir tedavi için bu adres üzerinden iletişim kurabilirsiniz.

Klostrofobi Belirtileri Nelerdir?

Kaygı bozuklu ile benzer niteliklere sahip olan klostrofobi, farklı belirtiler ile kendisini ortaya çıkartır. Yaygın düzeyde görülen belirtiler şunlardır:

  • Titreme krizleri
  • Şiddetli kalp çarpıntısının yaşanması
  • Nefes alma konusunda sorunlar yaşanması ile görülen fizyolojik sorunlar

Klostrofobi sahibi olan kişilerde panik ataklar görülmesi, sık sık rastlanılan durumlar arasındadır. Panik atak sahibi olan kişiler, genel olarak şu belirtileri gösterir:

  • Titreme krizleri
  • Bir anda sıcak basma hissiyatı
  • Nefes alırken büyük bir zorluk hissetme
  • Terlemelerin meydana gelmesi
  • Göğüs bölgesinde hissedilen ağrılar
  • Bir anda gelen boğulma hissi
  • Midede hissedilen bulantılar
  • Göğüs üzerindeki sıkışma hissiyatı
  • Ağzın kuruması

Bu gibi belirtiler sonucunda ise ölüm ile sonuçlanma korkusu, kişilerin kontrolünü kaybetmesi ve bayılma durumları da yoğun olarak görülür.

Klostrofobi Neden Olmaktadır?

Klostrofobiler, neden olduğu kesin olmayan durumlardır ve kişiler arasında farklı sebepler ile meydana gelirler. Bu durumların görülmesinde ise genel olarak genetik faktörler ya da çocukluk döneminde meydana gelen faktörlerin etkili olduğu düşünülür.

  • Genetik Faktörler:

Klostrofobinin görülmesinde yoğun bir etkiye sahip olan genetik faktörler, 2013 yılında yapılan bir araştırma ile kanıtlanmıştır.

  • Çocukluk Döneminde Meydana Gelen Travmalar:

Çocukluk dönemleri içerisinde farklı sebepler sonucunda çocuğun bir kapalı alanda kilitli kalması ya da buna benzer olaylar, ilerleyen dönemler içerisinde klostrofobinin görülmesine sebep olmaktadır.

Bu gibi durumların arasında daha birçok sebep eklenebilir. Çocukluk döneminde meydana gelen boğulma durumları, şaka amaçlı su atılması ile yaşanan panik ataklar, dar bir alanda sıkışma hissiyatının yaşanması ya da asansörde mahsur kalmak, yine bu sebepler arasında örnek olarak verilebilir. Neden var olduğunun anlaşılabilmesi ve tedavinin gerçekleştirilebilmesi için uzman bir hekime başvurulması gerekir. Bireysel terapi İzmir, bu alan üzerinde çalışan üst düzey bir terapi merkezidir. Güvenilir bir tedavi için bu merkeze başvurabilirsiniz.

Hangi Durumlar Sonrasında Doktora Başvurmalıyız?

İnsanların birçoğu klostrofobi durumu ile karşılaşmakta ve ne zaman doktora başvurması gerektiğini bilmemektedir. Bu aşama sonrasında ise hayatında kötü bir dönemin başlaması görülür. Doğru zamanda doktora başvurulması ile beraber ise çok daha kontrollü ve sağlıklı bir hayata sahip olunması sağlanır.

Gün içerisinde kötü bir yaşam standartına sahip olunması ya da kişilerin hareketlerinde sınırlanmaların görülmesi ile kesinlikle bir uzman doktora başvurulması gerekir. Bunun yanında, yaşanan kaygı bozukluklarında da uzmana başvurulması, yine klostrofobinin başlamamasını sağlayacak olan önemli bir faktördür.

Klostrofobinin var olması ile beraber görülen panik ataklar ve sosyal düzeyde fobiler, kişilerin artık doktora başvurması gerektiğini işaret eder. Bunun sonrasında ise detaylı bir inceleme gerçekleştirilecek ve doğru değerlendirmeler ile beraber tedavi aşamasına geçilecektir. Uzman psikoterapistler, tüm süreci kişiye özel olarak planlar. Bu tedavi sürecinde kişilerinde istekli olması ve söylenenleri uygulaması gerekir. Aksi takdirde istenen o olumlu sonuçlar elde edilemez.

Klostrofobi Nasıl Tedavi Edilir ve Nasıl Geçer?

Klostrofobiler, yapılan detaylı araştırmalar ve uygulamalar ile başarıyla atlatılan bir hastalık haline gelmiştir. Geçmişte bu duruma maruz kalanlar ne yazık ki tedavi olamıyor ve tüm hayatları kötü bir standart halinde ilerliyordu. Ancak günümüzde klostrofobinin tedavisi bulunmuş haldedir.

Klostrofobiyi tedavi edebilen yöntemler, farklı çeşit yöntemler olarak ayrılabilir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Çeşitli ilaçların kullanılması
  • Maruz kalma adı verilen terapinin uygulanması
  • Psikoterapinin uygulanması
  • Günümüz teknolojisi ile elde edilen sanal gerçeklik terapileri ve bunun yanında yer alan alternatif terapiler

Klostrofobi rahatsızlığı, var olan korkuların tekrardan üzerine gidilerek çözümlenebileceği bir rahatsızlık değildir. Bu gibi çözümlerin bulunması sonucunda bireyin kapalı bir alanda tutulması, rahatsızlığın çok daha kötü durumlara erişmesi ile sonuçlanabilir. Bu sebepten dolayı da kesinlikle denenmemeli ve bir uzmana danışılmalıdır.

Klostrofobi ile Nasıl Başa Çıkılır? Hangi Yöntemler İşe Yarar?

Birçok birey, yaşadıkları sorunlar ile kendileri başa çıkmayı dener. Bunun için de alternatif olarak birçok yöntem belirlemektir. Bunlar kendilerini telkin etmek, boş bir alana çıkmak ya da daha fazla temiz hava almak gibi çözümlerdir. Bunun yanında, uzmanlar tarafından belirlenen bazı çözümlerde bulunur. Uzmanların belirlediği çözümleri ve yöntemleri şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Düzenli olarak nefes egzersizlerinin yapılması
  • Sayı sayma etkinlikleri (genel olarak yukarı ve aşağı yönlü olmak üzere 7 den geriye doğru sayılır)
  • Kişileri gördüğü, duyduğu, kokladığı, dokunduğu ve tattığı şeyleri düşünmesi ve belirli bir alana not etmesidir. Eğer not edilecek bir alan yok ise, bunları tekrar etmek ve düşünmekte yine bir tedavi yöntemidir.

Profesyonel bir şekilde çalışan uzmanların, bu tedavi yöntemlerinin nasıl yapılacağına dair çok daha iyi bir bilgilendirme yapacaktır. Kişilerin bunları doğru anlaması ve gerekli anlarda uygulaması gerekir. Bir zaman sonra kapalı alanda kalma korkularını hatırlamayacak ve bu sayede de kendilerini çok daha özgüvenli hissedeceklerdir.

Doğru bir tedavi yönetimi için İzmir bireysel terapi ile iletişime geçebilirsiniz. Terapilerin başarısı, birçok kişi üzerinde kanıtlanmıştır. Bu sayede güvenilir bir şekilde sizler de tedavi olabilirsiniz.

Bu yazı yorumlara kapanmıştır.