Etiket: <span>Şema Kimyası</span>

İlişkilerde Şema Kimyası

Şema Kimyası: İlişkilerde Tekrarlayan Seçimler

İlişkilerde Geçmişin İzleri ve Tekrarlayan Döngüler

Birçoğumuzun hayatında tekrar eden bir senaryo vardır: Farklı kişilerle ilişkilere başlarız, ancak bir süre sonra benzer sorunlarla karşılaşırız. Neden sürekli aynı tür insanlara çekim duyuyoruz? Bu döngünün altında derin bir psikolojik dinamik yatıyor olabilir: Şema Kimyası. Şema kimyası, bilinçdışı süreçler yoluyla, geçmişte yaşadığımız deneyimlerin bugünkü ilişkilerimizde kendini tekrar eden bir döngü yaratmasıdır.

Şema Teorisi Nedir?

Şema teorisi, erken çocukluk deneyimlerimizle şekillenen düşünce kalıpları ve duygusal tepkiler bütününü ifade eder. Psikolog Jeffrey Young tarafından geliştirilen bu teoriye göre, çocuklukta yaşadığımız temel duygusal ihtiyaçların karşılanıp karşılanmaması, ileride nasıl ilişkiler kuracağımızı ve insanlarla nasıl bağlar geliştireceğimizi etkiler. Bu ihtiyaçlar arasında sevgi, güvenlik, kabul edilme, otonomi (özerklik), duygusal destek ve değer görme bulunur.

Romantik İlişkilerde Geçmişin İzleri

Eğer çocuklukta bu temel ihtiyaçlar yeterince karşılanmadıysa, bu duruma ilişkin şemalar oluşur. Şemalar, zihnimizin kalıcı inanç kalıplarıdır ve olumsuz şemalar, yetişkinlikte olumsuz davranış ve ilişki modellerine neden olabilir. Örneğin, eğer bir çocuk sevgi ve ilgi konusunda ihmal edildiyse, “Ben sevilmeye layık değilim” gibi bir şema geliştirebilir. Bu şema, yetişkinlikte kişinin ilişkilerinde sürekli sevgisiz, ilgisiz partnerleri seçmesine veya onlara çekim duymasına yol açabilir. Çiftlerde şema terapi eğitimi almış olan çift terapisti ve uzman psikologlar, romantik ilişkilerde yaşanan sorunlar için şema terapi yöntemini kullanarak çiftlere etkili biçimde yardımcı olabilirler.
Çiftlerde şema terapi, bireylerin erken yaşlardan itibaren geliştirdikleri ve ilişkilerinde etkili olan düşünce kalıplarını (şemaları) anlamaya ve dönüştürmeye odaklanır. Bu terapi türü, çiftlerin çocukluk deneyimlerinden kaynaklanan temel ihtiyaçlarının nasıl karşılanmadığını anlamalarına ve bunun ilişkilerindeki sorunlara nasıl yansıdığını fark etmelerine yardımcı olur. Özellikle duygusal tetiklenmelerin kökenini inceleyerek, sağlıksız davranış döngülerini kırmayı ve çiftlerin daha güvenli, sevgi dolu bir ilişki kurmasını hedefler. Empati ve iş birliği sürecin önemli unsurlarıdır.

Şema Kimyası: Neden Benzer İnsanlardan Hoşlanıyoruz?

Şema kimyası, bilinçdışı olarak, çocuklukta oluşturduğumuz şemalara uygun insanları çekici bulmamıza neden olur. Zihnimiz, tanıdık ve bildik olanı tekrar etme eğilimindedir, bu yüzden geçmişte bize zarar veren veya duygusal ihtiyaçlarımızı karşılamayan ilişki modellerine geri döneriz. İşte bu yüzden, benzer karakteristik özelliklere sahip insanlara ilgi duymamız kaçınılmaz olabilir.

Örneğin:
– Değersizlik şeması olan bir birey, kendisini sürekli yetersiz ve değersiz hissetmesine neden olan partnerlere çekim duyabilir. Bu tür partnerler, kişinin değersizlik inancını pekiştirir.
– Terk edilme şeması olan biri, duygusal olarak uzak, bağlanmaktan kaçınan ya da güvenilmez partnerleri tercih edebilir. Bu durum, kişinin terk edilme korkusunu tekrar yaşamasına neden olur.
– Bağımlılık şeması olan kişiler ise kendilerine bakan ve onlar için karar veren, baskın partnerlere çekilebilirler. Bu tür bir partner, kişinin bağımsızlık geliştirme korkusunu pekiştirir.

Bu kişilerle kurulan ilişkiler ilk başta heyecan verici ve tutkulu görünse de, aslında kişinin şemalarını tetiklediği için zamanla sorunlara yol açar. Çünkü bu tür partnerler, şemanın içerdiği olumsuz inançları yeniden aktif hale getirir ve duygusal yaraları derinleştirir.

Şema Kimyasının Karanlık Yüzü: Neden Kırmak Zor?

Şema kimyasını kırmak, kişinin derinlerde kökleşmiş inançlarını sorgulamasını gerektirir, bu da kolay bir süreç değildir. Şemalar tanıdık ve güvenli gelir, çünkü çocukluktan itibaren bizi şekillendirmişlerdir. Dolayısıyla bu kalıpları kırmak, güvenlik hissimizi sarsabilir. Kişi, duygusal olarak ne kadar yıkıcı olursa olsun, şemasına uygun insanlarla ilişki kurarak bilinçdışı bir rahatlama yaşar, çünkü tanıdık olan, belirsiz olandan daha güvenli gelir.

Bu kimyayı kırmak zordur çünkü:
– Kendini doğrulama: Kişi, şemasını doğrulayan ilişkileri seçer. Örneğin, değersizlik şeması olan biri, kendisini değersiz hissettiren partnerlerle birlikte olduğunda, “biliyordum, gerçekten değersizim” diyerek şemasını yeniden doğrular.
– Bilinenin Rahatlığı: Şema ne kadar olumsuz olursa olsun, tanıdık bir şeydir. Dolayısıyla, kişi yeni ve sağlıklı ilişkilere adım atmaktan korkabilir, çünkü bu tür ilişkiler bilinmeyen bir duygusal bölgeyi temsil eder.

Şema Kimyasını Fark Etmek ve Kırmak

Şema kimyasını fark etmek, ilişkilerde sağlıklı seçimler yapmanın ilk adımıdır. Bu farkındalık süreci, kişinin kendi şemalarını tanımasını ve bu şemaların etkisinde yaptığı hatalı seçimleri anlamasını içerir. Şemalarınızı fark ettiğinizde, aynı döngüyü tekrar etmek yerine daha bilinçli tercihler yapmaya başlayabilirsiniz.

1. Şemaların Farkına Varın: Çocukluk deneyimlerinizin yetişkin ilişkilerinizi nasıl etkilediğini anlamak için kendi şemalarınızı tanıyın. Hangi temel inançlar sürekli olarak ilişkilerinizde ortaya çıkıyor?

2. İlişki Seçimlerinizi İnceleyin: Geçmişteki ilişkilerinizi gözden geçirin. Hangi tip insanlara çekim duydunuz? Bu kişilerin ortak özellikleri neydi? İlişkilerde sürekli olarak hangi sorunlarla karşılaştınız?

3. Şema Kimyasına Karşı Sağlıklı Kimya: Sağlıklı bir ilişki kurmak, sadece şemalarınıza uyan bir partner değil, aynı zamanda duygusal ihtiyaçlarınızı karşılayan ve size kendinizi iyi hissettiren bir partner seçmeyi gerektirir. Şemalarınızın farkına vararak, olumsuz şema kimyası döngüsünü kırabilirsiniz.

4. Profesyonel Yardım Alın: Şema kimyası derin bir psikolojik süreçtir ve kendi başınıza anlamak zor olabilir. Bir terapist yardımıyla şemalarınızı fark edebilir, sağlıklı ilişkilere adım atma yollarını öğrenebilirsiniz.

Sonuç
Romantik ilişkilerde sürekli benzer insanlara çekim duymak, geçmişten gelen şemaların etkisiyle açıklanabilir. Bu döngü, güvenli ve tanıdık şemaların etkisi altında hareket etmemize neden olsa da, genellikle tatmin edici ve sağlıklı ilişkiler yaratmaz. Şema kimyasını fark ederek ve geçmişimizden gelen bu kalıpları aşarak, daha sağlıklı ve doyum sağlayan ilişkilere adım atmak mümkündür.